1- Hayat, kabuller ve redler arasında bir zikzak mı? Redlerimiz simsiyah, kabullerimiz bembeyaz ak mı? 2- İnsan, kah acılar, kah zevkler arasında bir kul mu? Acılar olgunluğa, zevkler boşluğa götüren bir yol mu? 3- Ruh, zaman ve mekana sığmadığı için mi bunca hüzünler? Ruh için önem taşır mı, bugünler, yarınlar ve dünler? 4- Ruhunu aç bırakırsan, bedenin doyması işe yarar mı? Hem ruhunu, hem bedenini beslemek doğru karar mı? 5- Bu Dünya temiz ruhlar için uçsuz-bucaksız bir hapis mi? Hiç denedin mi sen ruhunu, temiz mi, yoksa habis mi? 6- Ölümden sonra gideceğin yerden sen hiç emin oldun mu? İman üzere yaşayıp da iyiliğe ve doğruluğa zemin oldun mu? 7- Değer mi bu fani Dünya için yalana, dolana değer mi? Hakkı bilen, Ahireti düşünen hiç batıla boyun eğer mi? 8- Hayatta her şey bir irade ve tasarım eseri değil mi? Hayatı bomboş gören serseri oğlu serseri değil mi? 9- Hele bir düşün zihnini ne sağlamlaştırır, ne karıştırır? Hele bir düşün hayatla seni kim döğüştürür, kim barıştırır? 10- Nereden gelip nereye gittiğini kendine hiç sordun mu? Hayatın ve ölümün maksadı üzerine hiç kafa yordun mu? 11- Diğer canlılarda olmayan bu akıl, acaba bize niye verildi? Dünya’nın bunca nimet ve imkanı neden önümüze serildi? 12- Mesele olmadan felsefe olmaz, bu hususu hiç düşündün mü? Sımsıcak bir güneş altında tir tir titreyip de hiç üşüdün mü? 13- İnsan, kendi elleriyle kendi kaderini oluşturmaz mı? Her insan kaderi ile karakterini buluşturmaz mı? 14- Bu sorularımla ilgilenmez, dönüp de hiç bakmaz mısın? Söyle bakalım sen, deli misin, çocuk musun, ahmak mısın? 15- Delilere, çocuklara mesuliyet yüklemek hiç mümkün mü? Ahmak duruma düşmenin sonuçlarını hiç düşündün mü? 16- Bu sorduğum sorular size hafif midir, yoksa ağır mıdır? Bu sorulara kulak vermeyenler sağlam mıdır, sağır mıdır? 17- Asıl gören gönüldür, göz ne ki, asıl yanan yürektir, köz ne ki? Hak ile görmeyen, aşk ile yanmayan laf anlamaz, söz ne ki? Ahmet SANDAL