Maske, Mesafe ve temizlik desek de , düğüne, nişana, toplu eğlencelere gitmeyin mesafenizi koruyun, Korona Virüs Öldürüyor desek de vatandaş birliğini yapıyor..
17 Mart da başlayan salgında : günlük vaka sayısı, ve ölümleri 7 ‘ye kadar düşürmüştük.. ne var ki, hükümet kuralları gevşetince bizde içine yardık, sonunda 67 ölüm oranını 1800 vakaları görmeye başladık..
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: “ Yeniden kemer sıkacağız sıkı tedbirler ve yasaklamalar gelecek “ dedi… sinyalini verdi..
Geçen hafta yazmıştım: “ Ekim ayı acı geçecek “ diye ve ilave etmiştim.. Ekim ayından başlayarak Haziran 2021 kadar sokağa çıkma yasağı, umuma açık yerlerin kapatılması yapılacağını ve bu vaka artışı sebebi ile bu kısıtlamaların geleceğini söylemiştim..
Buradan : Sağlık Bakanı, İçişleri bakanı, Bilim Kurulu, tabi işin başında Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum..
Şehirler arası Seyahat kısıtlaması yapılsın: ancak. Vaka sayısı da patlama olan ile ile hiç vakası olmayan il aynı cezayı çekmesin..
Burada yetki : vali ve Kaymakamlara verilsin, herkes kendi ilçesinin , ilinin durumuna göre ilini ilçesini korumaya alsın..
Bir atasözümüz var : Gemi karadan yönetilmez, denizde geminin dümenin de olmak gerekir..
Diyarbakır İstanbul, İzmir, Ankara , Kayseri de vaka çoksa : buralarda sokağa çıkma yasağı dahil her türlü yasak uygulansın.. ama hiç vaka olmayan illerde de bu uygulama olmasın.. Biz kurallara uyarak, maske takıyorsak, mesafemizi koruyorsak, temizlik kurallarına uyuyorsak, biz niye başkasının cezasını çekelim ?
Sokak mı ? Okul mu ? derseniz : Ben okulların açılmasını arzu ediyorum..
Sokaklar daha büyük tehlike : Çocuk okula girerken ateşi ölçülecek, servise binerken ateşi ölçülecek maske takıp takmadığına bakılacak..
Peki sokaklar da : maskesiz ve kiminle oynadığı bilinmeyen bir çocuk..
Sokaklar mı ? iyi ? , yoksa okul mu ? derseniz: Ben okul derim tüm çocuklar okula gitmeli mesafeli maskeli dersini yapmalıdır.
Korona Virüs öldürüyor: Korona Virüsü , yendi uzun süre yattı ama bu mikrobu tuşa getirdiği dediğimiz dostlarımız, bir süre sonra : Beyine pırtı atması, inme dediğimiz yolla, veya kalp krizi sonucu yine ölüyor..
Virüsü yenenlerin : sürekli doktor kontrolünde kan cıvıtıcı kullanması gerekiyor.. bu ihmal edilirse, bir daha doktora selam verilmez ise ölüm kaçınılmaz oluyor..
Korona Virüs : her hâlükârda öldürüyor..
O zaman bize düşen görev : Hasta olmamak, bunun için maske, mesafe , temizlik kurallarına sonuna kadar uymamız gerekiyor..
Emekli olanlar : Saat 11 ile 16 00 saatleri arasında çarşıya çıkmalı..
Okula gitmeyen gençlerde aynı saatlerde çıkmalı..
Mümkünse hiç çıkmamak, evde oturmak , sağlığımızı korumak çok daha önemli hale geldi..
İşi olmayan : emekli ve öğrenciler , korona virüs den korunmanın yolu tek ilacı evden çıkmamakla olur.. işiniz yoksa çarşıya çıkmayın.. düğüne, cenazeye, nişana, çeşitli toplantılara gitmeyin uzaktan telefon ile hayırlı olsun deyiniz..
Cici dayım vardı: bir düğüne gitmiş virüsü kapmış, evdekilerde bulaştırmış, bugün hanım ve çocukları 5 kişi hastanede yatıyor, kendisi ise dün vefat etti.
Değer mi ? : çok yakınındır, var hediyesini ver kapıdan geri dön gel, hayırlı olsun de.. ne olur bugünler geçer ama öyle ama böyle..
Resmi kayıtlar: 1917 İspanyol giribi..Maraş da 10 bin , İstanbul da 70 bin kişi ölmüştür.. İspanyol gribini daha önce duymadıysanız, yirminci yüzyılın başlarında yaşanan bu büyük salgın hakkında bilgi edinmek için muhtemelen ideal bir dönemdeyiz.
1917 de İspanya da başlayın, 1918 ile 1920 arasında yaşanan bu salgın iki yıl içinde o sırada 2 milyardan az olan dünya nüfusunun üçte birini hasta etmiş ve tahminen Resmi kayıtlar hastane raporları 20 milyon o tarih de gripten ölenlerin sayısı 50 milyon kişinin ölümüne yol açmıştı.
En düşük tahminler bile doğru olsa, İspanyol gribi aynı dönemde devam eden Birinci Dünya Savaşı’ndan daha çok can almış oldu.
Dünyanın Covid-19 kriziyle başa çıkmaya ve buradan nasıl çıkacağını tahmin etmeye çalıştığı bugünlerde İspanyol gribi sonrası dünyada neler olduğuna baktık.
1921 çok başka bir dünya vardı, Kurtuluş savaşı yaygın hastalık, sonrası yeni dünya, 2020 Mart da başlayan Korona Virüs ikinci dalgası geliyor, aşı en erken 2021 Haziran deniyor, 2022 de çok farklı bir dünyaya sağ kalanlar gözünü açacağını bugünden söylüyorum..
Maske , mesafe , temizlik, bana bir şey olmaz demeyin, yakaladığını götürüyor, üstelik yaşlı genç demiyor, elinden kaçanlar ise büyük hasarlı olarak kaçıyor bugünden sonra yarım insan oluyor..
Bizden söylemesi..
İyi günler..