Önceki gün bir kız çocuğu iş yerime geldi : yaşı sanıyorum 16-17 var yok, bir yerde işe girmiş ekmek parası kazanayım diye..
Şerefsiz iş veren : o yavrucağın sağını solunu ellemiş , namusunu zor kurtarmış.. abi ben ne yapayım diyor, ağlıyor..
Adliyeye gidip şikayetçi olacaksın dedim, annem ve babam beni döver sen niye kendi kafana işe girdin diye dedi ve ağlayarak gitti..
Yüreğim yandı! , hata benim suç benim diyor ya Neşet usta! hata bizim.. Çarşı Pazar gezdim, herkes şikayetçi ama kimse kendine bakmıyor..
Ramazan geldi!
Marketlerde fiyatlar el yakıyor! yakıyor da niye demiyoruz..
Her şeye zam var!
Korona Virüs de üzerine tuz biber oldu..
Yaşamak çok zorladı bunu görmüyor musunuz?
Gazeteci yazarımsın? bu pahalılık niye, yazmıyorsun niye? diye soruyorlar..
Bende yazamam : dediğimde yandaş medya diyorlar..
Ben yazamam! benim hiçbir şikayetim yok, ne hükümette, ne rabbimize !..
Ben ne kadar dürüst insanım ki : kötülüklerden şikayet edeyim !..
Siz ne kadar dürüstsünüz ki şikayet ediyorsunuz..?
Bir defa : şikayetçi olmak için haklı olmak gerekiyor..
Ben kendim de hak görmüyorum, haklılık görmüyorum..
Allahım beş vakit namazı doğru kıldım diyemem haksızım !..
Bunu söylemeye yüzüm yok.. günahkarım çok fazla..
Oruçlarımı tam tuttum diyemem , haksızım..!
Bunu söyleyecek yüz yok !..
Yalan söylemedim, diyemem çok söyledim..!
Bende yalancı biriyim..
Haksızlık yapmadım diyemem böyle bir yüzüm yok !..
Trabzon caddesinde sokaklarda gezen çıpıldak kızlara bakmadım diyemem! çok fazla göz zinası yaptım, yapıyorum..
Zina, fuhuş, yanımda çalışan kızlara elle sarkıntılık yapmadım diyemem! fuhuş zinaa bizde çok her türlü ahlaksızlık var.. Devletten vergi kaçırmadım diyemem..
Kaçırıyorum, devleti milleti soyuyorum.. Zekat, Fitre, Öşür verdim diyemem, fakirin ve devletin hakkını yedim..
Zalimlik yapmadım diyemem , ben çok zalimim, bunları söylemeye yüzüm yok..!
Küllümün hasar birisiyim, hangi yüzle Allah’a şikayette bulunacağım..
Devlete , millette karşı olan görevlerimi hakkı ile yaptım mı ki halimden şikayetçi olacağım..
Şikayet etmeye hakkımız yok, başımıza taş yağsa of deme hakkımızda yok dostlar..
Korona Virüs den şikayet edemem , başımıza taş yağsa yine şikayet edemem..
Ramazan ayına eriştik: şöyle arabanıza binin, bağ yollarına gidin, mübarek ramazan günü fuhuş yapan, içki içinleri görün şöyle bir muhasebe yapın bakalım şikâyet etmeye hakkınız var mı? bu yüzle mi ? çıkacaksınız Allah’a? iyi düşünün !..
Hayvanlara işkence yapan, bacaklarını , kuyruklarını , kulaklarını kesen bizim gibi zalimler..
Korona Virüsü nasıl şikayet ede biliriz!...
Anne, ana dediğimiz kadınlarımızı her gün öldüren zalimler, çocukları fuhuş, uyuşturucu batağına çeken zalimler bizler olunca, Allah ve hükümette şikâyet etmeye hakkımız var mı? İmanın en zayıf noktası içinden buz etmek , elimizle, dilimizle, hareketimizle kötülüğü men edemiyorsak, Allah sizi nasıl bilirse öyle yapsın diyerek kalbimizden buz etmemiz gerek gördüğümüz halde onu da yapmaya birer zalim olduk.. hangi yüzle korona virüs veya pahalılık şikayetinde bulunacağız..?
Buna hakkımız var mı?
Allah bize iyi rızık veriyor..
Biz zalim olduk dostlar zalim..!
Ne Allah’a ne de başımızda bulunan hükümette şikâyet hakkımız olduğunu sanmıyorum.
Aynaya bakın: nasıl bir cani olduğumuzu çok iyi göreceksiniz! Dünyamızda, çevremizde yaşananları görünce: Ben halimden, pahalılıktan, korona virüsten, diğer hastalıklardan şikayetçi değilim, olmaya da hakkımız olduğunu sanmıyorum.
Benim inancım beyle İyi günler..