ETKİLİ İLETİŞİMİN TEMELİ KURAN'DA VE HADİSLERDEDİR - 1
Yazımın üç bölümden oluştuğunu baştan söyleyeyim. Birinci yani bu bölümde iletişim, etkili iletişim, bizcil dil-bencil dil, söz, tavır ve davranışlarımızla köprü mu kuruyoruz, duvar mı örüyoruz ve benzeri hususlardan sözedeceğim. İkinci bölümde Etkili İletişimin Temellerini Kuran’dan bazı ayetler ve Hadislerden bazı örneklerle açıklamaya çalışacağım. Üçüncü bölümde ise, günümüzde iletişim, etkili iletişim ve kişisel gelişim diye “kasım kasım kasılanların ve uzman geçinenlerin” esasında birer tuzakçı oldukları (NLP tuzakları) ve “tavşana kaç, tazıya tut” taktiği uyguladıklarını, kafa karışıklığına neden olduklarını, çok çok söz ve öneri ile işi sulandırdıklarını ve “asıl derde derman olmadıklarını” belirteceğim. Geçen gün Aydın Kuşadası’nda Belediye Meclis Üyelerine sunduğum seminerde de belirttiğim üzere, “etkin iletişimin temeli Kur’an’da ve Hadislerdedir.” Bu hususu seminer sırasında açıkladım. Bu yazı dizisinde de (yazımın ikinci kısmında da) açıklayacağım inşallah.
Şimdi bu bölümde, iletişim ve ilgili kavramlar üzerine tanım ve açıklamalarla işe başlayalım.
İletişim, en az iki kişi arasında bilgi, duygu ve düşünce alışverişi, karşılıklı mesaj aktarımıdır. İletişimin bir göndereni, bir de alıcısı vardır. İletişimde hedef, alıcının davranışını bilinçli bir şekilde etkilemeye çalışmaktır. İletişim süregelen döngüsel söz, hareket ve tavırlardır. Kişiler mesaj gönderir, karşı taraf mesaj alır, yorumlar, sonuç çıkarır, tekrar gönderir. Bu döngüsel süreç için (yani her bir iletişim için) bazen bir saniye ya da bazen bir salise yettiği gibi, bazen daha uzun sürelerde iletişim gerçekleşir.
İletişimin kısa tarifi ve açıklaması budur da, bizim için önemli olan “etkili iletişim”dir. Onu nasıl tarif edeceğiz. Şöyle tarif edeceğiz: Etkili iletişim, söz, ses ve davranış şeklindeki üç iletişim öğesinin en etkin ve en verimli bir şekilde kullanılarak iki ya da daha fazla kişi arasında etkin bir ilgi ve yakınlık kurulmasıdır. Başka bir ifadeyle, “doğru yerde, doğru zamanda, doğru kişiye doğru mesaj vermektir” etkili iletişim.
Etkili bir iletişim kurmak isteyen kişi, bireysel farklılıklara, gönüllülüğe, kararlılığa, netliğe, karşıdakinin özel durumuna, mahremiyete, pratikliğe ve hızlılığa önem vermelidir.
Etkili bir iletişim için mütevazi ve samimi, yapıcı ve sorun çözücü, yol gösterici, güven ve umut verici, değer verici ve değer katıcı, analitik düşünceye dayalı, empatik ve etik düşünceye dayalı, mutluluk ve huzur verici, yapalım, edelim türü (-lım, lim gibi) iyelik ekleriyle kurulan söz, tavır ve davranışlar gereklidir. Yani söz, tavır ve davranışlarla “köprü kurmaktan” bahsediyorum. Burada “bizcil dil” geçerlidir.
Bunun zıttında ise, yani etkili olmayan iletişimde ikaz, tehdit ve hakaret içerikli, tepeden bakan ve kibir kokan, yargılayıcı, suçlayıcı ve kavgacı, alay edici ve küçük görücü, huzur bozucu ve umut kırıcı, basite alan ve ilgisiz duran, sorgulayıcı ve şüpheci, yağcılık ve menfaat kokan, baskı kuran, şunu yap, bunu yap, şöyle hareket et, böyle hareket et gibi (–yap, et, getir-götür gibi) emir kipiyle kurulan söz, tavır ve davranışlar sözkonusudur. Yani söz, tavır ve davranışlarla “duvar örmekten” bahsediyorum. Burada “bencil dil” geçerlidir.
Şimdi düşünme zamanı. Söz, tavır ve davranışlarımızla köprü mu kuruyoruz, duvar mı örüyoruz? Düşünme sırası sizde! (Siz düşünürken ben konuya devam edeyim.)
Etkin bir iletişim için, etkin düşünme, etkin dinleme, etkin konuşma, etkin söz, tavır ve davranışlar gereklidir. Düşünmesi eksik ve yetersiz olan, konuşma ve sohbet sırasında karşıdakini dinlemeyen, kendisinin hareketlerinin, tavır ve davranışlarının farkında olmayan etkin bir iletişim kuramaz.
Etkin dinlemek için sabır ve sükut gereklidir. Dinleme sırasında oldukça rahat ve tarafsız olmak gereklidir. Ön yargıyla dinleyen ya da dinleme sırasında karşıdakine vereceği cevap ile meşgul olan bir kişi esasında gerçekten dinlemiş sayılmaz. Etkin konuşmak için de, dinleyiciyi tanıyıp ve onun seviyesine göre konuşmak, düşünerek konuşmak, açık ve net sözcükler kullanmak, Türkçeyi doğru ve güzel kullanmak, karşıdakiyle alay etmemek, argo konuşmaktan ve abartmaktan kaçınmak, genellemelerden uzak durmak, yalan söylememek ve ortamı hoş sözlerle rahatlatmak gerekir. Etkin iletişimde etkin dinleme ve konuşmanın yanı sıra, mimik ve jestler, göz teması, el ve kol hareketleri, oturma ve ayakta durma şekilleri, ses tonu ve hitap şekli gibi hususlar da ayrı bir öneme sahiptir. Hatta çoğu zaman, etkin iletişimde esaslı unsurlar, sözlerimizden çok, sesimizin tonu ve hitabımızın şekli, davranışlarımız ve hareketlerimizin verdiği mesajın anlamı daha ağırlıklı yer tutar. Zaten, bu durumdan dolayı, iletişim konusunda çalışan uzmanların şöyle bir tespiti vardır: İletişimde sözlerin etkisi % 7-10, ses tonu ve konuşma şeklinin etkisi % 30 – 40, beden dilinin etkisi % 55 – 60’dır. Görüldüğü üzere, iletişim de sözel olmayan unsurlar (yani ses tonu ve konuşma biçimi ile beden dili) daha fazla bir öneme sahiptir.
Yazımızın ikinci bölümünde görüşmek üzere. Allah’a emanet olun.