Bir Ülkenin, bir şehrin kaderiyle içinde yaşayan insanların kaderi aynıdır. Yaşadığınız ülke veya şehir ne kadar gelişmiş ise sizde o kadar refah ve huzur içinde yaşarsınız. Hatta ölümlerde bile bu bariz gerçeği görebilirsiniz. Örnek vermek gerekirse, 22 Mart 2017 Çarşamba günü İngiltere’nin başkenti Londra’da gerçekleştirilen terör saldırısında 5 İngiltere vatandaşı hayatını kaybetti. Bir anda tüm dünya gözlerini Londra’ya çevirdi. Tüm ulusal kanalar canlı yayına geçti. Biranda dünya gündemine oturdu. Aynı tarihte Suriye’de terör olaylarında ve çatışmalarda 250 Suriye vatandaşı hayatını kaybetti. Ara haber olarak bile yer verilmedi. Medyada…
Genel tabloya baktığımız da maalesef durum içler acısı, İnsanların değerleri bile yaşadıkları ülkeye göre değişiklikler gösteriyor. Aynı vardan var olan, aynı canı, aynı ruhu taşıyan insanlık yönünden birbirinden hiçbir farkı olmayanlar sadece yaşadıkları coğrafya da dünyaya gelmiş olmaları bile değerlerini artırıp, azaltabiliyor. Kaldı ki hiç kimseye nerede dünyaya gelmek istediği sorulmuyor. Tamamen kader olgusu yani…
Ölüm ölen her kişi için kıyamet olmasına rağmen, ölümün yaşandığı yer, ölen kişilerin sayısı, hangi ülke vatandaşı olması bile ölenlerin ayrı ayrı sınıflara konulmasını ve ölümün acı gerçeğinden uzaklaşarak, kıymet arz edip etmediğini belirliyor maalesef… Ben yaşadığınız coğrafya neresi ise sizinde kaderiniz o coğrafya birlikte benzerlik gösterir dediğimde birçok kimse bu teoreme katılmıyor. Ama işin esasını indiğimizde gerçekler aşikâr bir şekilde gün yüzüne çıkmış bizi bekliyor olduğunu görüyoruz.
Bir zamanlar Amerikan vatandaşlarının diğer ülke vatandaşlarına göre uçak kazalarında en yüksek tazminatı aldığını duymuş ve çok şaşırmıştım. Şimdi ise ölümün coğrafyalar arasında farklı değerlere sahip olmasına, ölümü bile coğrafyalara ayırdıklarını görüyorum. Zenginin …………. Fakirin ölüsü duyulmazmış sözünün anlam bulduğu bir düzen içerisinde yaşıyoruz. Ölümde bile ölenlerin kıstasları dikkate alınıyorsa insanlık çoktan ölmüş ve insanlığın ölümü de değersiz sayılıp sessiz sedasız defnedilmiş vicdanlarımıza…
Ölümde bile ikiyüzlü olan dünya da, dirimizin de, ölümüzün de insan yerine konulabilmesi için coğrafyamızın kaderini değiştirmemiz, ülkemizi her alanda geliştirmeliyiz. Kısacası ölümle kıyas yaptırmamalıyız.
Hoşça ve DOSTÇA Kalın…
Abdulkadir YILMAZ